Arama
En son konular
Hegel ..........
1 sayfadaki 1 sayfası
Hegel ..........
Alman idealist düşüncesine son ve kesin biçimini kazandırmış olan Hegel, tamamen kendi içine kapalı, yöntem bakımından birliği olan, kendisinden öncekilerle kıyaslanamayacak derecede geniş bir içerik ve düşünce zenginliğini taşıyan bir sistem kurar.
Ona göre; tarih boyunca ortaya çıkmış bütün felsefe akımları, evrensel bir felsefenin parçaları ve aşamalarıdır. Kendi sistemi de bu evrensel felsefenin bir parçası, fakat bu felsefenin en son ve tamamlanmış aşamasıdır. Önceki tüm düşünceler, kendi sisteminde içerilmiş, düzenlenmiş, aşılmış ve tamamlanmıştır.
Hegel’in felsefesinin temelinde ‘ide’ bulunur. İde, bütün varlığın kaynağı olan doğaüstü, evrensel bir ilkedir. Tarih, doğa ve toplum, idenin kendini açıp yaymasının evrelerinden başka birşey değildir. Bu açılıp yayılma, raslantısal değil, mantıksal bir sıra içinde, zorunlulukla ilerler.
Doğadaki, toplumdaki ve düşüncedeki tüm gelişme evreleri, bu mantıksal ve bağıntılı bütünün tikel görünümleridir. Dolayısıyla idenin hareketi ile doğa ve toplumun hareketi, aynı yasalara dayanır. Her iki alandaki bu hareket diyalektiktir. Tüm bu hareket, idenin kendini tanıması ve gerçekleştirmesi içindir. Bu süreçte ide, diyalektiğin tez-antitez-sentez üçlemesine uygun olarak üç aşamadan geçer. Ama her aşamanın içindeki hareketlerde diyalektiğin bu üçlüsüne uygundur.
Hegel’in diyalektiği, bir kavramlar diyalektiğidir. Nesnel dünyanın öncülüğünün, kavramların hareketi olduğunu ileri süren, kavramların hareketinin diyalektiğini keşfetmekle dış dünyanın hareketinin yasalarını da içeren bir bütünlüğe ulaşacağını iddia eden idealist bir diyalektir bu.
O, kendi felsefesinin, felsefenin tamamlanmamış son hali olduğunu düşünmekle, kendi diyalektiğinin inkârına ulaşır. Zengin bir içerik taşıyan Hegel sisteminin, marksizmin oluşmasında önemli bir rolü olmuştur. Bu, özellikle diyalektik konusunda böyledir.
Marx, diyalektiğin genel işleyiş biçimini ilk kez Hegel’in sunmuş olduğunu, kendisinin, başaşağı olan Hegel’in diyalektiğini yeniden ayakları üzerine oturttuğunu belirtir. Lenin ise Hegel felsefesinin iyice incelenmeksizin ve anlaşılmaksızın Marx’ın ‘Kapital’inin anlaşılamayacağını belirtir.
Ona göre; tarih boyunca ortaya çıkmış bütün felsefe akımları, evrensel bir felsefenin parçaları ve aşamalarıdır. Kendi sistemi de bu evrensel felsefenin bir parçası, fakat bu felsefenin en son ve tamamlanmış aşamasıdır. Önceki tüm düşünceler, kendi sisteminde içerilmiş, düzenlenmiş, aşılmış ve tamamlanmıştır.
Hegel’in felsefesinin temelinde ‘ide’ bulunur. İde, bütün varlığın kaynağı olan doğaüstü, evrensel bir ilkedir. Tarih, doğa ve toplum, idenin kendini açıp yaymasının evrelerinden başka birşey değildir. Bu açılıp yayılma, raslantısal değil, mantıksal bir sıra içinde, zorunlulukla ilerler.
Doğadaki, toplumdaki ve düşüncedeki tüm gelişme evreleri, bu mantıksal ve bağıntılı bütünün tikel görünümleridir. Dolayısıyla idenin hareketi ile doğa ve toplumun hareketi, aynı yasalara dayanır. Her iki alandaki bu hareket diyalektiktir. Tüm bu hareket, idenin kendini tanıması ve gerçekleştirmesi içindir. Bu süreçte ide, diyalektiğin tez-antitez-sentez üçlemesine uygun olarak üç aşamadan geçer. Ama her aşamanın içindeki hareketlerde diyalektiğin bu üçlüsüne uygundur.
Hegel’in diyalektiği, bir kavramlar diyalektiğidir. Nesnel dünyanın öncülüğünün, kavramların hareketi olduğunu ileri süren, kavramların hareketinin diyalektiğini keşfetmekle dış dünyanın hareketinin yasalarını da içeren bir bütünlüğe ulaşacağını iddia eden idealist bir diyalektir bu.
O, kendi felsefesinin, felsefenin tamamlanmamış son hali olduğunu düşünmekle, kendi diyalektiğinin inkârına ulaşır. Zengin bir içerik taşıyan Hegel sisteminin, marksizmin oluşmasında önemli bir rolü olmuştur. Bu, özellikle diyalektik konusunda böyledir.
Marx, diyalektiğin genel işleyiş biçimini ilk kez Hegel’in sunmuş olduğunu, kendisinin, başaşağı olan Hegel’in diyalektiğini yeniden ayakları üzerine oturttuğunu belirtir. Lenin ise Hegel felsefesinin iyice incelenmeksizin ve anlaşılmaksızın Marx’ın ‘Kapital’inin anlaşılamayacağını belirtir.
ibrahim63- moderatör
- Mesaj Sayısı : 130
Kayıt tarihi : 16/05/08
Nerden : t.c
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Ptsi Haz. 16, 2008 9:29 am tarafından hacettepe
» Corel'de İnternetten Ücretsiz Hazır Clipart'lar
Ptsi Haz. 16, 2008 9:23 am tarafından hacettepe
» çalınan göz yaşları....
Perş. Haz. 12, 2008 7:40 pm tarafından ibrahim63
» çatlak bir testi...
Perş. Haz. 12, 2008 7:38 pm tarafından ibrahim63
» ipin hesabı....
Perş. Haz. 12, 2008 7:37 pm tarafından ibrahim63
» affın erdemi....
Perş. Haz. 12, 2008 7:36 pm tarafından ibrahim63
» Photoshop Programlari / Paint Shop Pro V11.20
Perş. Haz. 12, 2008 6:53 pm tarafından hacettepe
» Photoshop Programlari / slayt programı
Perş. Haz. 12, 2008 6:52 pm tarafından hacettepe
» face on body bu programı kaçırmayın
Perş. Haz. 12, 2008 6:50 pm tarafından hacettepe